Düşüşü vardır.
Kızlarla akşam konuşuyoruz.. Konu bir yerlerden düşme hikayelerimize geldi :)
Sanırım herkesin hayatında mutlaka hiç unutamadığı, çok utandığı bir yere yapışma hikayesi vardır ^_^
Benimki Ankara'da geçiyor...
Annemle Kızılay'da geziyoruz... Kızılay yeraltı pasajlarıyla meşhur.. İşte o pasajlara da genelde ince basamaklı döner merdivenlerle iniliyor...
Pasaja adımımızı atmamızla ben boşluğa basarak düşmeye başladım.
Düşmeye başladım diyorum çünkü bu bir an değil, uzun bir süreç :)
Lambur lumbur yuvarlanıyorum...
Duramıyorum :)
Şerefsiz merdivenler de bir türlü bitmiyor...
Annem de yazık, bu süreçte yanımda olmak istiyor, beni bir şekilde hayatta tutma çabalarında...
Ben düşüyorum, o peşimden koşuyor...
Önce ayağını uzatıyor durdurabilmek için beni.
Yok.
Sonra elindeki çantasını uzatıyor, tutunacak bir dal olsun diye..
I-ııh.
Zemin kata ulaşana dek, aheste aheste yuvarlandım... Merdivenin basamakları bitince benim düşüşüm de bitti doğal olarak :)
Tabii ki o olaydan sonra defalarca düştüm kalktım ama o zamanlar lisede miyim neyim, çok utandığımı hatırlıyorum...
Yine de bu duruma gülmeme engel olamadı elbette utanç duygusu. Çünkü ben düşmelere inanılmaz gülüyorum! Kendim de olsa, başkası da olsa kopuyorum her defasında...
Bu konuyla alakalı unutamadığım bir diğer anımı da paylaşayım;
İzmir Konak metro girişinde 20li yaşlarında bir çift elele merdivenlerden inmeye başladı. Ben de arkalarındayım...
Kız aynı benim gibi durdurulamaz bir düşüşe geçti :) Sevgilisinin elinden kurtulmuş dan dun iniyor aşağı...
Kızcağız merdivenlerden yuvarlanırken sevgilisinin verdiği tepkiyi hala unutmam:
"Aşkım n'apıyosun???"
^____^
Var mı sizin de böyle asla unutamadığınız, en olmadık yerde yuvarlanmalarınız?
Daha bu sene üniversiteye başladım ve sınav çıkışı zaten zor falan derken toplu grup halinde (!) merdivenlerden iniyoruz. Ben botlarla her defasinda düşücem düşücem diyen biriyim alışmadım kalın topuklara derken yeni aldıklarimı giymişim çok güzeller iniyoruz ben bir sendele... ağır çekim gözlerimde falan sonra bir centilmen beni tam kucağında tuttu! Tabi aslında tam olarak dengemi sağlamak üzereydim tutunca hımmm oldu. Aynı filmlerde gördüğüm sahnelerdeki gibi...
ReplyDeleteTek fark tutan kişi daha sonra "tutmasam düşcektin hehehhehe" diye sırıtması dışında. Ha birde onca yakuşuklu erkek varken neden o??!!
Bu aklıma geldi böylee.
Ay çılgıncana güldüm hepsine:)) ben de kendim de düşsem koparım, kolay kolay kendime gelemem.
ReplyDeleteAilecek batı karadeniz turuna çıkmıştık. Kastamonu'da ünlü bir anıtta fotoğraf çektireceğim, çıktım büyükçe bir basamaktan. Abim çekecek ama kadrajı bir türlü ayarlayamıyor. sağa kay sağa kay diyip duruyor. Tabi ben gülümseyerek sağa kayıyorum mütemadiyen. Sonra tabii sağ da bi yere kadar mevcut:) ben hıaaağ diyerek yerleri öpüyorum. Hemen yanımda bankta iki yakışıklı genç bana bakıp gülüyorlar:) ben de oturup dakikalarca halime gülmüştüm o an.
Hala hatırladıkça benim hıaaağ taklidim yapılır evde:))
Bugun ayin beşi hani yeni yazı😄
ReplyDelete@Fatma Başar: Yaaaaa bi dakka bu hiç rezil bir sahne değil, sayılmaz! ^_^ Okurken kulağımda "Ben düşerkeeen yükseklerdeeen uçurumlaaraaaa, aşkın tuttuuuu ellerimdeeeen ummadığım andaaaa" çaldı :) Bu şarkıyı biliyor olmamı ise farklı bir platformda tartışalım ^____^
ReplyDelete@Jewel: " Tabii sağ da bi yere kadar mevcut!" ahahahuahahah :))) Gözümde canlandı resmen kahkaha attım :))) Hıııaaağğğğğğğ! ^_____^
@Şirin: İŞTE BU!!! MİKKEMMEL BİR OKUYUCUSUN! :) Ohh be ölsem kalsam en azından kedilerim leşimi yemeden önce sayende bulunacağım! :) Hehe döndüm döndüm, üzerimden bir kayınvalide - kayınpeder fırtınası geçti de... Ancak dönebildim :)